| tarih | olay |
|---|---|
| 15 Ocak 1935 | Saar bölgesinde referandum yapıldı |
| 12 Şubat 1935 | Robert Watson-Watt, radyo dalgası ile uçakların yerini tespit ediyor |
| 13 Şubat 1935 | Bebek katili Hauptmann, idama mahkûm edildi |
| 17 Mart 1935 | Almanya Versay Antlaşması’nı tanımıyor |
| 05 Nisan – 08 Ağustos 1935 | Almanya’da Yahudilere büyük baskı |
| 19 Mayıs 1935 | Arabistanlı Lawrence kazada öldü |
| 07 Haziran 1935 | Fransa ve İtalya Afrika’daki sömürgelerini paylaştılar |
| 18 Haziran 1935 | Milliyetçi Çin, Japonya’ya boyun eğdi |
| 03 Eylül 1935 | Mavi Kuş’un hızı 300 mili aştı |
| 03 Ekim 1935 | İtalyan birlikleri Habeşistan’a girdi |
| 20 Ekim 1935 | Mao’nun uzun yürüyüşü sona erdi |
| 21 Ekim 1935 | Japonya’dan sonra Almanya da Milletler Cemiyeti’nden çekildi |
| 16 Kasım 1935 | Paris’te TV yayınları başladı |
| 25 Kasım 1935 | Yunan Kralı II. Georgios ülkesine döndü |
| 19 Aralık 1935 | Çekoslovakya’nın yeni Cumhurbaşkanı Edward Beneş |
| 1935 | 1935 yılı Nobel Ödülleri |
| 1935 | 1935 yılı Oscar’ları |
Büyük Savaş’tan sonra Fransa denetiminde kalan Saar bölgesi için iki ülke arasında diplomatik çekişme devam ediyordu. Milletler Cemiyeti ve ilgili iki devlet burada bir plebisit (referandum) yapılmasını kabul etmişlerdi.
Robert Watson-Watt adlı bir İngiliz, radyo dalgalarını üzerlerine yansıtarak uçakların yerlerini tespit eden yeni bir metod icat etti. Watt’ın bu yıl patent aldığı cihazın çalışması kısa bir radyo dalgasını göndermek ve uçaktan yansıyıp geri dönme süresini ölçmek esasına dayanıyor.
Atlas Okyanusunu uçakla geçen Charles Lindbergh’in 20 aylık çocuğunu kaçırarak öldüren 33 yaşındaki Alman göçmen , idama mahkûm edildi. Bütün dünyanın gözleri 33 yaşındaki işsiz bir marangoz ve yasadışı göçmen olan Hauptmann’ın mahkemesi üzerine çevrildi.
Almanya, Versay Antlaşması’nın, ülkesinin askerî gücünü sınırlayan, silahsızlanmasını ve silah imalini yasaklayan hükümlerine uymayacağını resmen açıklamıştır.
Yılbaşından beri Almanya’nın bütün büyük şehirlerinde Yahudiler üzerindeki baskı artmış bulunmaktadır. Sokaklar Yahudi aleyhtarı pankartlarla dolmuş, Yahudi mağazaları saldırıya uğramış, Yazarlar Birliği Yahudi üyelerini ihraç etmiştir. Yahudilerle üçüncü derecede akraba haline gelmiş Alman vatandaşları da aynı baskılara maruz kalmaktadır.
